tez etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
tez etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Ocak 2007 - Yeni Başlayanlara Gönderdiğim Mesaj


Email yoluyla her gün beş on kişi başvurduğu için, başvuran tercüman adaylarına standart olarak aşağıdaki metni göndermeye başladım. aklıma gelen konuları sıraladım...

1- Öncelikle sözlü/yazılı seçiminizi yapın..

2- Ardından bir alanda iyi bir uzman olun; mesela, Tıp denince sizi bulalım.. yada bilgisayar / hukuk vb. sizin alanınız olsun.

3- Çok iyi klavye bilginiz olsun. Klavye kısayollarını yutun.

4- İnternette neyi nasıl arayıp bulabileceğinizi çok iyi bilin. Altın bileziğiniz "aradığını bulabilmek" olsun. Çünkü tercümanlık sürekli arayış demektir. Hep bir kelime vardır peşinden koştuğunuz, anlamını aradığınız...

5- GOOGLE'ı tüm özellikleriyle çözün.

6- Hızınızı artırmak için sürekli çeviri yapın.. Kağıt kalem kullanmayın. Doğrudan bilgisayarda çeviri yapın.

7- TRADOS yazılımının deneme sürümünü indirip öğrenin. Bu sayede www.proz.com, translatorsdirectory vb adreslerden zaman içinde uluslararası işler alabilirsiniz. Tabi bunun için Moneybookers yada Paypal ödeme sistemlerine de üye olmanız gerekecektir. Yaptığınız işin karşılığını alabilmek için...

8- Word ortamında sayfaları nasıl düzenleyeceğinizi öğrenmek için sitemizdeki Tercümanlara (http://www.yeminlitercuman.com/tercumanlara) kısmını okuyun.. Sayfa düzeni işin yarısıdır.

9- Genel anlamda yazılı çeviriden bahsettiğim için, bilmediğiniz kelimeleri GOOGLE'da nasıl bulabileceğinizin yöntemlerini keşfedin... İnternetsiz (internet olmayan yerde) tercüme yapmayın. Yazdığınız bir ifadeyi "" içine alarak GOOGLE'da aratın. Alternatiflerini ya da doğru yazımını bulabilirsiniz. Google'da arama yaparken asteriks (*) kullanımı öğrenin. Kurduğunuz cümlenin doğru olup olmadığını bile GOOGLE'dan kontrol edebilirsiniz.

10- Türkiyede tercüme bürolarıyla çalışmak istiyorsanız günde 20-30 sayfa çeviri yaparım deyin ki ilgilensinler... Tabi öncelikle o noktaya gelin...

11- Yaptığınız çeviriyi her zaman müşteriye teslim edilecek halde teslim edin.. Sağına soluna bakın. Kalite kontrollerini yapın.. Öyle teslim edin. Asla kontrolsüz iş vermeyin.

12- Yeminli tercüman olmak için notere gidip dil bildiğinizi gösterir bir diploma ve kimlik ibraz etmeniz şimdilik yeterlidir. Noter size bir sayfa Yemin Zaptı imzalatır ve işlem tamamdır. Ücretsizdir. Ancak yakın zamanda tıpkı yeminli mali müşavirler gibi bu alanda da sınavlar açılacağı için kendinizi çeviri yaptığınız alanda sürekli geliştirin ve sınanmaya hazır olun.

13- İkamet ettiğiniz adrese çeviri yapacağınız dillerde haftalık bir iki dergi (Newsweek ve Der Spiegel gibi dergiler; Bilgisayar, Hukuk, Tıp vb alanlarda yayınlar vs.) sürekli olarak gelmeli...

14- Simültane çeviri (Konferans/Kongre) ile ilgili olarak ana sayfamızda bulanan linke başvuru yapın. (http://www.yeminlitercuman.com/simultane) Ancak başvururken "sıfır" olmayın! Kendi içinizde işin bir kısmını bilerek / çözmüş olarak başvurun. En azından dil ve çeviri bilmek konusunda sorununuz olmasın.

15- Sitemizi takip edin.. Aylık bültenlerimizi kaçırmayın, hatta biriktirin (http://www.yeminlitercuman.com/bulten). Arkadaşlarınızı da bültenden haberdar edin. Herkesin bir mesleğe ihtiyacı var. Bu meslekte ne kadar arkadaşınız olursa işleriniz o kadar kolaylaşır! Dili çok iyi bilen üç beş arkadaşınız olsun. İleride birbirinizin işlerini kolaylaştıracaksınız. Piyasada çok tercüman bulunmasından korkmayın, ama iyi birkaç tercüman arkadaşınızın olmaması sizi korkutsun.

16- Cumartesi günleri tercüme bürolarını ziyaret edin ve bir bardak çaylarını için. Çekinmeyin. Piyasayı koklayın. Can sıkacak, rahatsız edecek kadar uzun oturmayın. Hasta ziyareti 20 dakika olur. 20 dakikadan sonra hasta "ben ölmek istiyorum" diyebilir. Hiç gayret etmeyin.. içinden diyeceği için duyamazsınız bu sesi.

17- Hızlı bir bilgisayarınız olsun. Bilemediğiniz kelimeleri GOOGLE'dan bulmayı tercih edin. Eski sözlüklerinizi çöpe atın. Kalemle çeviri yapmayın. Ortaokul çocuğu gibi çevirdiğiniz belgelerin üzerini karalamayın, kelimelerin altını çizmeyin. Unutmayın, yakın bir gelecekte yazının ve bilginin önemi çok daha fazla artacak, ancak kalem bu kadar önemli olmayacak. Kalemler cep telefonlarının hayatımıza giriş hızıyla hayatımızdan çıkacak ve yakın gelecekte nostalji ürünü olacaklar. Kalem ve kağıdı dekoratif (ve belki sanatsal) malzemeler olarak düşünmeye kendinizi alıştırın.

18. FARE'ye elinizi az sürün, KEDİ'yi kullanın. Söz konusu olan yazılı çeviri ise, Napolyon ağzıyla özetliyorum: Klavye Kısayolları.. Klavye Kısayolları.. Klavye Kısayolları..
(http://www.yeminlitercuman.com/tercumanlara/kisayollar.pdf)

Sözlük
Tercüme
Çeviri

12 Ocak 2007 - Not One Less

BİR ÖĞRENCİM İÇİN

Orijinal İsmi: Yi ge dou bu neng shao (Not One Less)
Yönetmen: Zhang Yimou Senaryo: S. Xiangsheng
Görüntü Yönetmeni: Hou Yong
Oyuncular: Wei Minzhi, Z. Huike, Z. Tian
Çin/1999/106 dk.
(Türkçe altyazılı versiyonu Türkiye'de piyasaya sürülmüştür.)

Çin sinemasının önde gelen yönetmenlerinden Zhang Yimou'nun son filmi Bir Öğrencim İçin, ülkemizde gösterime girmemiş olsa da DVD'si ile elimizin altında. 1999 Venedik Film Festivali'nde "Altın Aslan"a layık görülen filmin öyküsü gerçek olaylardan yola çıkılarak yazılmış. Belgesele yakın bir anlatımı olan filmin oyuncuları da gerçek hayattaki kimlikleriyle çıkıyor karşımıza. Çin eğitim sistemindeki aksaklıklar üzerinde duran Bir Öğrencim İçin, ailesini geçindirebilmek için okulu bırakıp kaçan bir çocuğun ve onu geri getirmek üzere peşinden şehre giden genç bir öğretmenin öyküsünü anlatırken, duygu dokusunu izleyicisine iletmede oldukça başarılı. Film, anlatmak istediğini sade ama sıradan olmayan, akıldan çıkmayacak görüntülerle veriyor. Sıcacık diliyle izleyicisini sarıp sarmalıyor. Bir Öğrencim İçin, yalın ve duygu yüklü öyküsüyle Çin sinemasından hoş bir örnek, dünya sinemasını koleksiyonunda bulundurmak isteyenler içinse güzel bir seçim. (Ö.D.)

Sözlük
Tercüme
Çeviri

16 Aralık 2006 - Bilinmeyen Kelimeler

Vakti zamanında bir günümü bir kelimeyi bulmak için geçirdiğim oldu. Onlarca kalın sözlük karıştırdım hatta öyle oldu ki kalın sözlüklerde elimi attığımda aradığım kelimenin sayfasını bir çırpıda buldum. Çoğu kez bir kelimeyi bulmam 3-4 saniye kadar zaman almaya başlamıştı. Neredeyse yarı otomatik duruma gelmiştim kelime bulma konusunda. 2000 öncesi hardcopy (basılı) sözlükler kullanıyordum. İnternetteki Türkçe sözlükler o kadar gelişmemişti o tarihlerde. Babylon gibi siteler ve yazılımlar, Moonstar gibi basit sözlükler vardı.

Daha sonra Redhouse'un Mavi CD sözlüğünü kullanmaya başladım. 2000lerin başında. Ctrl+Tab tuşlarına basarak Word'den Sözlük programına geçişimi hızlandırmıştım. Ortalama kelime bulma sürem 2 saniye kadar oluyordu bu şekilde. Sonradan fark ettim, bildiğim kelimelere daha sık bakıyordum. Bunun sebebi ikinci, üçüncü, dördüncü, beşinci.. anlamlarını bulmak ve yaptığım çeviriye zenginlik katmaktı. Ayrıca bu sayede, bildiğim kelimelerin bilmediğim bir çok anlamı olduğunu da öğrendim. Aslında üçüncü beşinci anlamlar çok zaman daha fazla işime yaradı. Örneğin observe kelimesini aratırken çoğu zaman aradığım anlam gözlemek, incelemek, gözlemlemek vs. değil, riayet etmek, uymak, yerine getirmek, dikkat etmek oldu. Ya da, adopt kelimesini ararken bulmak istediğim anlam benimsemek, evlat edinmek vs. değil, kabul etmek oldu çok zaman.

Bazen fiilli deyimlerin (phrasal verbs) farklı kullanımları olduğunu gördüm. Hala daha bilmediğim bir çok bu tür deyim var ancak benim yaklaşımımda bilmek değil bulabilmek ön planda oldu. Öğrenmeyi öğrenmek dedikleri bu olsa gerek. Öğrenmiş bitirmiş olmak mümkün olmadığına göre sürekli öğrenme döngüsü içinde olan bizler için aradığını bulabilmek çok önemli. Bunun için de beyni kullanıp düşünmek gerekiyor. Bazen beynimi kullandığım yazılımın programcısı kadar zorladığımı düşünüyorum. Mesela Google'da kelime ararken öyle yöntemler geliştiriyorum ki bazen ben de nasıl olup da bu kadar açılabildiğimi merak ediyorum.

Google'ı nasıl kullandığıma bazı örnekler vermek istiyorum: Çok önceleri şap kelimesini hardcopy sözlüklerde arayıp bulamamıştım. Karşıma sürekli olarak alum anlamındaki kimyasal anlamı çıkıyordu. Yemeklere katılan şap anlamında. Benim aradığım inşaatlarda zemin düzeltme işleminde kullanılan şap kelimesiydi. Şu anda bu işlem çok kolay... Nasıl mı yapıyorum? Google'ın arama çubuğuna şap mortar -sap yazıyorum. Karşıma çıkan ikinci sonuç aradığım kelimeye yaklaştırıyor beni... overlay, laying mortar, ceiling mortar, ceiling plaster... Biraz daha aratıyorum... Bu kez boşluğa şap proz -sap yazıyorum bu kelime daha önce Proz'da (tercüme ile ilgili en aktif internet sitesi) tercümanlar tarafından yazılmış mı görmek için... Çıkan sonuçlarda şap altı ifadesi için under-screed kullanılıyor. Dikkatimi çekiyor. Hemen screed kelimesini Google'ın Grafikler kısmından aratıyorum. Karşıma şap uygulaması ile ilgili bir çok resim çıkıyor. Buldum aradığımı..

Ama daha ileri gidiyorum.. Bu kez Google'da define: screed yazıyorum. Karşıma A layer of mortar laid over a concrete floor slab ve Final, smooth finish of a solid floor; usually cement, concrete or asphalt gibi anlamlar çıkıyor. Bulduğumdan emin oluyorum... Karşıma levelling mortar gibi anlamlar da çıkıyor. Ama bana kelime karşılığı değil de açıklama gibi geliyor bu tür ifadeler. Bunlar aranan kelime hiç bulunamazsa anlatmak babından kullanılabilir. Yine de yapılması gereken birebir karşılayan kelimeyi bulmak...

Ama bir adım daha ileri gidiyorum... Bu kez screed synonym yazıyorum Google'da.. çıkan beşinci sonuçta

"in the UK a screed is a. synonym for what people in the U.S. call a
topping— a layer of concrete or mortar placed to form a floor..."

ifadesi çıkıyor. Demek ki topping = screed diyorum...

Tabi Google'da overlay mortar, topping concrete gibi ifadeler de görüyorum şap harcı, şap betonu gibi ifadelerin karşılığı olarak.. Başka bir çok kelime de çıkıyor ama ben alacağımı alıyorum. Bu arada konuyla ilgili bir çok kelimeyi de daha arama sayfası (siteyi ziyaret bile etmeden) üzerinde görüyorum. Siteyi ziyaret etmem gerektiğinde genelde Google'ın Önbellek veya HTML olarak görüntüle opsiyonlarını kullanıp PDF, Word gibi belgelerin daha hızlı ve resimsiz açılmalarını sağlıyorum. Çok hızlandırıyor beni. Tabi buna Firefox kullanırken bağlantıların yeni sekmede açılması da eklenince hız çok artıyor. Gördüğüm bir linki açmak için CTRL tuşuna basıp Mouse ile link üzerine tıkladığımda link yeni sekmede açılıyor.

Tıp (veya bilimsel makale) çevirisi yaparken de genelde şu şekilde yararlanıyorum Google'dan… Bulmak istediğim kelimenin yanına abstract ve özet kelimelerini yazıyorum. Örneğin "dental bleaching" abstract özet yazıyorum. Karşıma çıkan ilk makaleyi Önbellek'ten hızlıca açıp makale özetini tarıyorum. Kelimenin anlamı hemen çıkıyor: "dental ağartma".

Bir başka örnek: Diyelim ki apandist kelimesini arıyoruz. Bu kez apandist abstract özet yazdığımızda karşımıza çıkan linklerden birkaçını ön bellekte ve sekmede açarak özet içeriklerinden apandist kelimesi karşılığının appendicitis olduğunu öğreniyoruz. Bazen makale özetlerinin Türkçesi ve İngilizce metinleri ayrı sayfalarda olabiliyor. Türkçe Özeti gösterilmişse, sayfadaki Abstract kelimesine tıklayarak İngilizce özetini de görebilir ve makalede kullanılan kelimeler arasında karşılaştırma yapabilirsiniz. Neticede aradığınız her kelime ile ilgili Türkiye'de en azından Özet kısmı İngilizce ve Türkçe olarak yayınlanmış bir makale bulmanız çok kolay. Kapsama alanı dışında çok az kelime kalabiliyor. Zaten bu kelimelerin hardcopy sözlüklerde bulunması ihtimalin epey dışında.

Demek istediğim, teknik bir kelimeyi ararken bir çok yöntem kullanıyorum. Burada birkaçını anlattım. Zaman içinde daha çok örnek vererek Google'da aranan bir kelime yada herhangi bir şey nasıl bulunur anlatmaya çalışacağım.