06 Mart 2007 - Çeviride Özel İsimler

Çeviri, belirli bir kültürel bağlam içinde yapılan bir etkinliktir. Dil dışı faktörler çevirmenin seçme özgürlüğüne bazı kısıtlamalar getirir. Bu kısıtlamaların dışında, özel isimlerin çevirisinde kullanılması zorunlu stratejileri belirleyen bazı pragmatik faktörler de vardır.

Çeviride Özel İsimler

Çeviride zaman zaman oldukça sorun yaratan konuların başında özel isimlerin çevirisi gelir. Özel isimler sorunu birkaç yolla giderilebilir.

Bu çözümleri şu şekilde listeleyebiliriz:

Özel İsimler,

  1. Kaynak metin değiştirilmeden olduğu gibi aktarılabilirler.
  2. Kaynak metne kısmen bağlı kalınıp kısmen çevrilebilirler.
  3. Hedef dilin fonolojik ve grafolojik yapısına uygun biçimde değiştirilebilirler.
  4. Hedef dildeki okuyucunun konu hakkındaki bilgi eksikliğini gidermek amacıyla bir sözlük yardımıyla açıklanabilirler.
  5. Bazı durumlarda isimler metinden tamamen çıkartılabilir ya da yerine başka bir kelime kullanılabilir.
  6. Nadiren de olsa, örneğin, kaynak metin özel isim yerine hedef okuyucunun anlayamayacağı kültürel bir ima içeriyorsa bu isimler hedef okuyucunun anlayacağı bir biçimde hedef dile eklenebilirler.
  7. Son olarak, hiçbir alternatif bulunamadığında metinden tamamen çıkarılabilirler.

Bu çeşitli alternatifler arasındaki seçimi Çevirmenin hedef okuyucusuna biçtiği değere ve metnin amacına göre değişen pragmatik faktörler belirler. Çeviren: Merve Ilgın Kaynak: http://www.accurapid.com

06 Mart 2007 - AB Otomatik Öğrenme ve Çeviri Geliştirme Projesi

AB Otomatik Öğrenme ve Çeviri Geliştirme Projesi

Genişleme sürecinde giderek artan çeviri ihtiyacına cevap verebilmek için, Avrupa’da, Avrupa Birliğinde konuşulan 23 resmi dilde otomatik çeviri yapabilen bir bilgisayar projesi geliştiriliyor.

2.5 milyon euroluk Euromatrix projesi, istatistiksel çeviri tekniklerinin geliştirilmesiyle, bilgisayar destekli otomatik çeviri alanında teknolojik bir atılım gerçekleştirmeyi planlıyor.

Geliştirip oluşturmak için yıllar süren yoğun bir çalışma gerektiren karmaşık el yapımı kurallar sistemi kullanmak yerine, projenin ardındaki ekip otomatik öğrenme sürecinin uygulanması için önceden çevrilmiş işleri kullanacaklar. Sonuç, çeviriyi kendi kendisine öğreten bir bilgisayar programı olacak.

Projenin lideri, Saarland Üniversitesi’nden Profesör Hans Uszkoreit ‘İnsan çevirmenin hedef dile kusursuz biçimde hâkim olması gerekir çünkü biçimsel olarak mükemmel bir dil oluşturmak, yalnızca içeriği anlamaktan çok daha zordur. İstatistiksel çeviri programları, çeviri yaptıkları dilde aynı şekilde mükemmelleştirilebilir. Bu da, internette bolca bulunabilen, çok miktarda tek-dilli metin stokları gerektiren, otomatik öğrenme yoluyla elde edilir. Çeviri sistemlerinin otomatik öğrenimi halen mükemmellikten çok uzaktadır; fakat her geçen yıl daha da gelişmektedir. Mevcut teknoloji konusunda yapılan bir araştırma, istatistiksel ya da kural esaslı çeviri metotlarının her şeye rağmen birçok hata yapabileceğini -ama aynı hataları tekrar yapmayacağını göstermiştir!’ diyor.

Bu proje ayrıca en iyi çeviri sistemini bulmak için, Avrupalı diğer araştırmacıları ve şirketleri hedef alan bir yarış organize edecek. Çeviren:Merve Ilgın Kaynak: http://www.kwintessential.co.uk

06 Mart 2007 - İşiniz mi Size, Siz mi İşinize Sahipsiniz?

İşiniz mi Size, Siz mi İşinize Sahipsiniz?

Carpe Diem (“anı yaşa”). Bu söz artık çok kullanılan bir klişe haline gelmiş olabilir, ama benim için, özellikle son birkaç aydır, hiç bu kadar anlamlı olmamıştı.

Kişisel olarak tanıdığım birkaç kişinin beklenmeyen ölümleri beni kendi yolculuğum hakkında düşünmeye itti. Benim şu hayattan beklentim neydi?

Herkesin yaşayacak tek bir yaşamı var; ben kendiminkinin ilginç deneyimler ve önem verdiğim insanlarla kurduğum anlamlı ilişkilerle zenginleştirilmiş, eğlenceli bir hayat olmasını istiyorum. Başka ülkelere gitmek, başka kültürler tanımak istiyorum. Kendime zaman ayırmak istiyorum. Son olarak, özgür olmak istiyorum.

Son zamanlarda bunu pek başardığım söylenemez.

Kendi işimin sahibi olmak benim için oldukça tatmin edici bir deneyim oldu. Çalışma saatlerim esnek ve mesleki tatminin ancak kendi kendinizin patronu olduğunuzda ortaya çıktığını hissediyorum. Fakat, müteşebbis olmak insanı inanılmaz tüketiyor. İşi geride bırakmakta ve işler hakkında endişelenmemek konusunda çok güçlük çekiyorum. Diğerlerinin çalışmasını değerini ve yetkilerinin önemini takdir etsem de, endişelenmeye gerek olmadığını hissedecek güven seviyesine henüz erişemedim.

Müşterilerimle sağlam ilişkiler kurdum; öyle sağlam ki bürodan ayrıldığımda içim kaygıyla doluyor. Ya ben ortalarda yokken başka bir yere giderlerse? Bu açıdan, işim elimi kolumu bağlıyor ve beni yaşıyor olmak istediğim hayattan giderek uzaklaştırıyor.

Peki mesleki başarımı kurban etmeden nasıl özgür olabilirim?

Bir süredir bu soru hakkında düşünüp duruyordum, çünkü biliyordum ki bazıları bunu başarabiliyor. Tam da bunun üzerine, kaderin güzel bir cilvesidir ki, Michael Gerber’in Girişimcilik Tutkusu (E-myth Revisited) isimli kitabıyla karşılaştım. Sorumun cevabı ellerime sunulmuştu.

“Eğer işiniz size bağımlıysa, bir işe sahip olmayın – bir çalışan olun.” İşte bu, Gerber’in mesajı, ve soruma olan cevabıydı.

Montreal’de büyük bir dil endüstrisi etkinliğine katıldığımda, birçok şirket sahibinin devam eden konuşmaların tam ortasında ofislerine geri çağırıldıklarını gördüm. Bu bana, kendiminki de dahil olmak üzere çoğu işin hala iş sahibinin tarzı, kişiliği ve yeteneğine bağlı olduğunu gösterdi. Anlaşılan o ki, müşterilerin siz ortalarda yokken neden başka bir yere gitmeye niyet ettiklerini düşünmekte çoğu zaman pek de haksız olmadığımız aşikar.

Bu durumun anahtarı şu ki, işiniz size bağımlı olduğunda, müşterileriniz işlerinin yerine getirilmesi konusunda SİZİN yeteneğinize güveniyorlar; iş yerinizin değil. Siz yokken, müşterilerle sizin kadar ilgilenecek kimse kalmıyor. Niçin başka bir yere gitmesinler?

Michael Gebber’a göre, ihtiyacımız olan şey, insan-bağımlı değil, sistem-bağımlı bir şirket oluşturmaktır.

Kuzey Amerika’nın önde gelen birçok şirketi görev başında kimin olduğu önemli olmaksızın müşterilerin nasıl memnun edildiğini gösteriyor bizlere. Hiç işlerin yoğun olduğu bir bahar mevsiminde bir Home Depot’a gittiniz mi? Sahibinin orada sizinle bizzat ilgilenmiyor oluşu size sorun yarattı mı? Bu gibi şirketler düzgün biçimde çalışan gelişmiş birer sisteme sahipler, o kadar ki kimin çalışanın kim olduğu önemli olmaksızın müşterilere daima iyi hizmet veriliyor. Bu sistem pazar içerisinde sayıları oldukça az olan üstün yetenekli, sıradışı insanlara dayanmıyor. Bunun yerine, sayıca oldukça fazla olan, verimliliği yüksek ve iyi iş çıkaran sıradan çalışanlardan oluşuyor. Sizin işiniz olan, yürüyen bir sistem oluşturun. Sonra, sistemi kullanmalarını ve kendi deneyimleriyle gelişmelerini sağlayarak anahtarı yanınızda çalışan insanlara verin ve geri bildirimleri bekleyin.

“Oturmuş bir şirket sizinle değil sizsiz yürüyen bir iş oluşturmak demektir.” diyor Gerber.

Ancak siz olmadan da yürüyebilen bir şirket oluşturduğunuzda, gönül rahatlığıyla özgür kalabilirsiniz.

06 Mart 2007 - Bizler Yalnızca İnsanız

Bizler Yalnızca İnsanız: Zihinsel Yorgunluk

Çevirmen mahkemeye dava bilgileri, sözlükler, defterler, kalemler ve dava için gerekli olan diğer her şeyle donanmış bir biçimde gelir. Çevirmen görev için ne kadar hazırlıklı gelmiş olsa da, bütün bir duruşmayı hiçbir ek yardım almadan çevireceği gerçeği orada durmaktadır. Mahkemede dava ile ilgilenen görevliler ikinci bir çevirmenin olmayışını pek de dikkate almazlar çünkü tek bir çevirmenin bu davayı en az sorunla üstlenebileceğine inanırlar.

Bu senaryo size de tanıdık gelmiyor mu?

Etki Yaratma İhtiyacı

Çoğu çevirmen, itibar kazanmak amacıyla, birlikte çalıştığı insanları etkilemesi gerektiğine inanır. Terminolojisi çok karmaşık veya yetenek seviyesi çok yüksek işleri kabul eder ya da biraz dinlenmeye ihtiyaçları olduğunu açıkça bilmelerine rağmen çeviri yapmaya devam ederler. İşte, mesleğimizde birçok soruna yol açan şey, bu bitmek bilmez etki yaratma ihtiyacıdır.

Profesyonel çevirmenler olarak, dil endüstrisinde birer süper kahraman olmadığımızı anlayıp, bu gerçeği kabul etmemiz zorunludur. Bizler yalnızca beyinlerini bu yoğun zihinsel etkinlikten biraz olsun uzaklaştırmak için işlerin arasında dinlenmek için zaman yaratmaları gereken ölümlüleriz. Ben işe ilk başladığım zamanları hatırlıyorum da, o kadar yoruluyordum ki tek isteğim bir an önce eve gitmek ve sadece oturmak oluyordu. Hiç gürültü ve ses olmayan bir yerlere kaçmak istiyordum. Sessizlik istiyordum. Neden bu kadar yorgundum? Çünkü ben de kendini süper kahraman sanan ve hiç ara vermeden saatlerce çeviri yapabileceğine inananlardandım. Eh, bu ne de olsa tüm iyi çevirmelerin yaptığı şey, öyle değil mi? Çeviren: Merve Ilgın Kaynak: http://www.atanet.org/

03 Mart 2007 - Çeviri ve İş Fırsatları

Karen E. Klein Mütercim-tercümanlık hizmetlerine olan ihtiyaç artıyor. İşte size evden yürütebileceğiniz bir işe nasıl başlayacağınız konusunda tavsiyeler:

“ABD’de yaşayan bir Latin Amerikalıyım. Şu anda çocuklarım küçük olduğu için evden çalışmak istiyorum. Dil becerimi evden çalışarak nasıl kullanabileceğime dair bir öneriniz var mı?”

2000 yılı ABD nüfus sayımı verilerine göre, Amerika’da yaşayan yaklaşık 47 milyon insan evlerinde İngilizceden başka bir dil konuşuyor. Eski bir mahkeme tercümanı ve Mayıs ayında yayınlanacak “Telefon T: Ayrıntılı Meslek Rehberi” kitabının yazarı Nataly Kelly “Bu, güç harcayarak tüketicileri yakalamaya çalışan koca bir potansiyel müşteri ve sayısız şirket grubu” diyor. “Sonuç olarak, bugünün iş piyasasında iki dilli yeteneklere çok büyük bir ihtiyaç var.”

Yazılı alanı ifade eden Mütercimlik ve sözlü alanı anlatan Tercümanlık sahasında ev-odaklı işler için fırsatlar oldukça fazla. Serbest çevirmen ya da danışman olarak evde işyeri açabilir veya iki dilli çalışanlar arayan şirketlerle telefon aracılığıyla çalışma fırsatları arayabilirsiniz.

Hangi yolu kullanırsanız kullanın hem İspanyolca hem İngilizce’de dil yeterliliğinizi kanıtlayın tavsiyesinde bulunuyor Kelly ve, “Bu yeterlilik, ABD’de en geniş çapta kabul edilen sınama kurulu ACTFL (Amerikan Yabancı Dil Öğrenimi Konseyi) tarafından düzenlenen sertifika sınavları yoluyla edinilebilir. ACTFL sınavları mümkün olan en geçerli ve güvenilir sınavlardır ve ayrıca eyalet ve hükümet kurumlarının yanı sıra birçok özel şirket tarafından da yıllardır kullanılır.” diyor.

İnandırıcılık Kazanma

Bir ACTFL sınavını iş planınızın bir parçası yapmak, işinize inandırıcılık kazandıracak ve iki dilli çalışan arayan müşteriler bulmanıza yardımcı olacaktır. ACTFL’in sınav bürosu aracılığıyla yazılı ve sözlü yeterlilik sınavları için bir tarih ayarlayın. “Birçok iki dilli, ACTFL sınavları ve başka kaynakların kariyerlerini ilerletmede onlara yardımcı olacaklarını bilmediklerinden, aslında hak ettikleri paradan daha azına razı olurlar” diyor Kelly.

Bir kez sınanıp hem İspanyolca hem de İngilizce’de üstün yeterliliğe sahip olduğunuz kabul edildiğinde iş olanakları arayabilirsiniz. Kelly, “Çoğu çevirmen evlerinden serbest olarak çalışmakta, bu yüzden çocuklu hanımlar için iyi bir iş seçeneği olabilir.” diye belirtiyor. Belge çevirileri akşamları ya da çocukların okul saatlerinde yapılabilir ve çocuğunuz hastaysa ya da ilginizi gerektiren bir durumdaysa bir süreliğine askıya alınabilir. Daha fazla bilgi için yaklaşık 10.000 üyeye sahip profesyonel bir grup olan American Translators Assn. ile bağlantıya geçin. ATA belge çevirisi için bir sertifika programı sağlıyor.

Değerlendirebileceğiniz bir diğer seçenek de telefon çevirisidir. Fakat bu iş tam bir konsantrasyon gerektirir. Kelly, “Telefon tercümanları sıklıkla 911 acil aramaları alır ve bir hastanın hayatı tehlikede olabilir. Eğer evden bir telefon tercümanı olarak çalışmayı planlıyorsanız, sessiz bir çalışma ortamı ve nöbet saatlerinizde çocuklarınızla ilgilenecek başka birini ayarlamanız gerekecektir” diyor. İyi Şanslar!

Çeviren: Merve Ilgın Kaynak: http://www.kwintessential.co.uk/crossculturalnews/

Çeviri ve İş Fırsatları

Karen E. Klein

Mütercim-tercümanlık hizmetlerine olan ihtiyaç artıyor. İşte size evden yürütebileceğiniz bir işe nasıl başlayacağınız konusunda tavsiyeler:

“ABD’de yaşayan bir Latin Amerikalıyım. Şu anda çocuklarım küçük olduğu için evden çalışmak istiyorum. Dil becerimi evden çalışarak nasıl kullanabileceğime dair bir öneriniz var mı?”

2000 yılı ABD nüfus sayımı verilerine göre, Amerika’da yaşayan yaklaşık 47 milyon insan evlerinde İngilizceden başka bir dil konuşuyor. Eski bir mahkeme tercümanı ve Mayıs ayında yayınlanacak “Telefon Çevirisi: Ayrıntılı Meslek Rehberi” kitabının yazarı Nataly Kelly “Bu, güç harcayarak tüketicileri yakalamaya çalışan koca bir potansiyel müşteri ve sayısız şirket grubu” diyor. “Sonuç olarak, bugünün iş piyasasında iki dilli yeteneklere çok büyük bir ihtiyaç var.”

Yazılı alanı ifade eden Mütercimlik ve sözlü alanı anlatan Tercümanlık sahasında ev-odaklı işler için fırsatlar oldukça fazla. Serbest çevirmen ya da danışman olarak evde işyeri açabilir veya iki dilli çalışanlar arayan şirketlerle telefon aracılığıyla çalışma fırsatları arayabilirsiniz.

Hangi yolu kullanırsanız kullanın hem İspanyolca hem İngilizce’de dil yeterliliğinizi kanıtlayın tavsiyesinde bulunuyor Kelly ve, “Bu yeterlilik, ABD’de en geniş çapta kabul edilen sınama kurulu ACTFL (Amerikan Yabancı Dil Öğrenimi Konseyi) tarafından düzenlenen sertifika sınavları yoluyla edinilebilir. ACTFL sınavları mümkün olan en geçerli ve güvenilir sınavlardır ve ayrıca eyalet ve hükümet kurumlarının yanı sıra birçok özel şirket tarafından da yıllardır kullanılır.” diyor.

İnandırıcılık Kazanmak

Bir ACTFL sınavını iş planınızın bir parçası yapmak, işinize inandırıcılık kazandıracak ve iki dilli çalışan arayan müşteriler bulmanıza yardımcı olacaktır. ACTFL’in sınav bürosu aracılığıyla yazılı ve sözlü yeterlilik sınavları için bir tarih ayarlayın. “Birçok iki dilli, ACTFL sınavları ve başka kaynakların kariyerlerini ilerletmede onlara yardımcı olacaklarını bilmediklerinden, aslında hak ettikleri paradan daha azına razı olurlar” diyor Kelly.

Bir kez sınanıp hem İspanyolca hem de İngilizce’de üstün yeterliliğe sahip olduğunuz kabul edildiğinde iş olanakları arayabilirsiniz. Kelly, “Çoğu çevirmen evlerinden serbest olarak çalışmakta, bu yüzden çocuklu hanımlar için iyi bir iş seçeneği olabilir.” diye belirtiyor. Belge çevirileri akşamları ya da çocukların okul saatlerinde yapılabilir ve çocuğunuz hastaysa ya da ilginizi gerektiren bir durumdaysa bir süreliğine askıya alınabilir. Daha fazla bilgi için yaklaşık 10.000 üyeye sahip profesyonel bir grup olan American Translators Assn. ile bağlantıya geçin. ATA belge çevirisi için bir sertifika programı sağlıyor.

Değerlendirebileceğiniz bir diğer seçenek de telefon çevirisidir. Fakat bu iş tam bir konsantrasyon gerektirir. Kelly, “Telefon tercümanları sıklıkla 911 acil aramaları alır ve bir hastanın hayatı tehlikede olabilir. Eğer evden bir telefon tercümanı olarak çalışmayı planlıyorsanız, sessiz bir çalışma ortamı ve nöbet saatlerinizde çocuklarınızla ilgilenecek başka birini ayarlamanız gerekecektir” diyor. İyi Şanslar!

Çeviren: Merve Ilgın Kaynak: http://www.kwintessential.co.uk/crossculturalnews/

03 Mart 2007 -

Sesinizi Koruyun
Yetenek, deneyim ve şans çevirmenlerin başarısındaki anahtar unsurlardır, ancak sesiniz mesleki varlığınızı sürdürebilmeniz için hayati önem taşır.

Bu konuda bazı önerilerim olacak: Sesin fizyolojisini anlamak yararlı ve aynı zamanda ilginçtir. Sigara içmeyin. Bağırmaktan kaçının. Sık sık su için. Boğazınızı kuru bırakmayın. Alerjen ve mikroplarla uğraşmaya hazırlıklı olun. Önünüzü düğmeleyerek ya da boynunuza bir eşarp bağlayarak kendinizi cereyandan ve klimalardan koruyun. Ve her zaman, her zaman, çeviriye başlamadan önce ısınma egzersizleri yapın.

Dostunuz: En iyi dostlarınız, egzersiz, bir ses kayıt cihazı ve çalışma şansını yakalayabilirseniz bir ses teknisyenidir.

• Her gün ses aygıtlarınızı iyi çalışır durumda tutmak için birkaç dakikanızı ayırmak onları iş yaşantınızda kullanmanız gerektiğinde sizin için çok yararlı olacaktır.

• Kendi ses kayıtlarınızı dinlemek, kendinizi geliştirmek için nelere ihtiyaç duyduğunuz konusunda bilgilenmeniz açısından size gereken her şeyi anlatacaktır. Eğer çalışırken yanınızda bir ses teknisyeni varsa, ona danışın. Onlar muhtemelen en iyi sesi yakalamanız konusunda size yardım edebilecek en yetkili uzmanlardır. Bu yüzden, çalışacağınız yere erken gidin, ekipmanları onlarla beraber test edin ve sonuçları değerlendirin. İnanın, bu her şeyi değiştirecektir.

• Mümkünse drama ya da şan dersleri almayı veya bir eğitmenle çalışmayı düşünün. İlki diksiyon ve projeksiyon konularındaki güveninizi ve yeterliliğinizi artıracak, ikincisi kendinize güven oluşturacak ve sizi eğlendirecek, üçüncüsüyse özel ihtiyaçlarınıza ilgi göstermenizi sağlayacaktır.

Düşmanınız: Stres ve ihmal, bir çevirmenin sesinin en büyük düşmanlarıdır.


• Çevirinin oldukça stresli bir iş olduğu, su götürmez bir gerçektir. Stresin, çok azı tamamen yok edebildiklerini iddia etse de, iyi çevirmenlerin baş etmeyi öğrendikleri, zamanla kendini gösteren birikimli bir etkisi vardır. Çeviri eğitimi alan ya da bu yönde ilerlemeyi düşünen dilbilim öğrencileri, baskı altında iyi çalışıp çalışamayacaklarını olabildiğince erken öğrenmelidirler çünkü müşterinin sizden bunu beklemeye hakkı vardır. İstekleri çok ağır bulanların başka bir alana yönelmeleri akıllıca olacaktır çünkü çeviri bir kariyerden bekleyebileceğimiz mesleki tatmini oluşturma konusunda çok da yeterli bir alan olmayabilir.
• Deneyimsizce, acemice ve yanlış kullanılmış bir ses, aksi halde dil anlamında önemli bir başarı olacak olsa da, hiç de hoş olmayan ve dikkat dağıtan bir şeye dönüşebilir. Dinleyicilerin konuşmacının söylediklerini takip edebilmesini engeller ve performansınızdan dolayı hissedebileceğiniz rahatsızlığı maskelemek için hiçbir yarar sağlamaz. Sonuç olarak, müşterinin bir dahaki sefere çevirmen bulmak için başka bir yere bakması gibi bir olasılık da vardır. Egzersiz yapmak ve önlem almak bu durumun önüne geçmede çok işe yarar. Çeviren: Merve Ilgın Kaynak: http://www.atanet.org/chronicle

03 Mart 2007 - dotSUB Altyazı Çevirisi

www.dotsub.com - ALTYAZI ÇEVİRİSİ

dotSUB eşsiz altyazı araçlarımızı kullanarak filmlerin bir dilden birçok dile altyazılarının çevrildiği bir kaynak ve buluşma yeridir. Bu araçlar insanların filmleri kendi dillerinde izleyebilmeleri ve tadını çıkarabilmelerini sağlayarak filmlerin gücünü ve erişilebilirliğini artırmaktadır.

dotSUB filmlerin herhangi biri tarafından bir dilden sayısız dile çevrilmesini mümkün kılan ücretsiz tarayıcı-tabanlı araçlar sağlamaktadır.

dotSUB çalışmalarını daha geniş kitlelere ulaştırmak isteyen film yapımcıları ve hak sahiplerini bularak onlardan gerekli izinleri alır.

dotSUB'da, film yapımcıları, dağıtımcılar, profesyonel ve gönüllü çevirmenler çok sayıda çok-dilli sinema içeriği oluşturmak amacıyla çeşitli şekillerde birlikte çalışarak filmlerin iletişim kurma, eğitme ve eğlendirme özelliklerini artırmaktadırlar.

dotSUB nedir?

  • bir dilden başka bir dile film altyazısı çeviren tarayıcı-tabanlı araçlar bütünüdür
  • araçlarımızı kullanarak bir çok dilde altyazı çevirisi yapılmış film kataloğudur.

Kimler dotSUB'da altyazı çevirisi yapabilir?
iki dil bilen herkes dotSUB'da altyazı çevirisi yapabilir. Başlangıçta bir esas çevirmen ve her çevirmenin yaptığı işi doğrulayıp redakte eden bir redaktör ile çalışıyoruz.

İster profesyonel ister amatör olsun, iki dil bilen herkes tarafından dotSUB'da her filmin altyazı çevirisi yapılabilir. Altyazı çevirmenliği veya altyazı yazılımları ile ilgili deneyim gerekmez, çünkü yazılımlarımız sezgisel, tarayıcı tabanlı ve kullanımı kolaydır.

Ancak, her film çevirisinin en yüksek kalite ve sanatsal standartta olmasını sağlamak için, dünya çapındaki iki dil bilenlerin yanı sıra online profesyonel çevirmen ağları ile de stratejik ilişkiler kurmayı amaçlıyoruz.

Filmlerinin altyazı çevirilerinin yapılması için izin veren birçok film yapımcısı bu işi yapmak için gerekli bütçeye sahip değil, dolayısıyla tüm işler gönüllülük esasında yapılır.

03 Mart 2007 - SMART Projesi

Avrupa'daki Dil Engelleri Azalacak
Yeni Dillerarası Araştırma Projesi Avrupa'daki Dil Engellerini Aşabilir. Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve Xerox’un Avrupa Araştırma Merkezi tarafından yürütülen SMART projesine, Avrupalıların yarısından fazlasının sadece kendi dillerinde iletişim kurabildikleri ve varolan belge çevirisi hizmetlerinin gramer kurallarına harfiyen uyulsa da her zaman kesin sonuçlar üretemediği gerçeğini ortaya koyan bir araştırma sonucunda başlanmıştır.

Southampton Üniversitesi Elektronik ve Bilgisayar Bilimleri Bölümünden proje ortağı Dr Craig Saunders “Geçmişte makine çevirisi ile ilgili bir çok makine öğrenim tekniği uygulamaları olmuştur” diyor. “Bu proje, geleneksel yöntemleri geliştirmeyi hedeflemekte ve ayrıca bu alanda büyük potansiyel gösteren yapısal tahminler için makine öğrenimi hakkındaki en son gelişmeleri uygulamaktadır.”

3 yıllık bir süre zarfında SMART, İngilizce, Fransızca, İspanyolca ve Slovakça yoluyla modern makine öğrenimi tekniklerini üç kullanıcı tipi senaryosuna göre uygulamayı planlıyor.

İlk kullanıcı senaryosunun odağında profesyonel çeviri işinde olanlar bulunuyor ve verimliliği artırmak için yeni teknolojilerin potansiyel faydalarından yararlanılması amaçlanıyor.

İkinci senaryo, mevcut teknik belgelerden farklı bir dilde iletişim sağlayarak müşterilere telefon aracılığıyla destek hizmeti veren teknisyenlerin işleri üzerine kurulu.

Üçüncü senaryo ise kullanıcıların kısıtlı bilgileri olan dillerde de çok dilli Wikipedia'nın bazı kısımlarına erişebilmelerini sağlamayı hedefliyor.

“Bu, yeni makine öğrenim tekniklerinin bu şekilde ilk kullanımı. Xerox birçok dil üzerinde çalışıyor ve diller arası bilgi erişimi bu bağlamda çok faydalı olacağa benziyor; bir dilde yazılmış belgeyi verip bir diğer dile çevrilmiş olarak geri alma olasılığı birçok uygulamada oldukça yararlı olacak.” diyor.

SMART’ın diğer proje ortakları şunlar:
Amebis d.o.o., Celer Soluciones S.L., Jozef Stefan Institute, National Research Council Canada, University of Bristol, University of Helsinki, Università degli Studi di Milano and University College London. Çeviren: Merve Ilgın Kaynak: http://www.ecs.soton.ac.uk/about/news/1208